Tüm ilişkiler, en başarılı olanlar bile çatışmalara sahiptir. Bu kaçınılmaz. İlişkilerde çatışma doğaldır ve gelişmek için fırsatlar sunar çatışmalar. Önemli olan çözmeye çalışmak yerine yönetmektir.

Sizin ve eşinizin arasındaki kişilik farklarından dolayı çözemediğiniz sorunlar muhakkak vardır. Bu sorunları sağlıklı bir şekilde yönetmeyi öğrenirseniz ilişkiniz başarılı olacaktır.Çatışmayı etkin bir şekilde yönetebilmenin ilk adımı ise, çatışmaya nasıl başladığınızdır. Araştırmalar tartışma sert başladığında, arada bir sürü ‘yumuşatma’ girişimi olsa bile kaçınılmaz olarak olumsuz bir havada sona ereceğini gösteriyor.

Sert başlangıç sizi başarısızlığa mahkum eder. Dolayısıyla tartışmaya o şekilde başladığımızda fişi çekip bir ara verdikten sonra yeniden denemeniz iyi olur.

Diğer bir adım ise Dr. John ve Julie Gottman’ın 35 yılı aşkın süredir yürüttükleri araştırmalar sonucunda ‘Mahşerin 4 atlısı’ diye adlandırdıkları, tartışma sırasında eşlerin sahip olduğu 4 tutumdan uzak durmaktır. Bu tutumlar aşağılama, eleştiri, duvar örme ve savunmadır.

Şimdi bu dört tutuma göz atalım.

Aşağılama: Diğer bir deyişle küçümseme, hor görme. Dört atlının en kötüsü olan küçümseme, kişinin direk kimliğine ve var oluşuna zarar verir. Tartışmanın şiddeti arttıkça duygu kontrolümüz azalır ve ağzımızdan acıtıcı sözler çıkar. ‘ Sen ne bilirsin ki’, ‘Sen adam olmazsın zaten’, ‘Senden iğreniyorum’ , ‘Çok beceriksizsin’, ‘Ben sana söylemiştim’ gibi sözler kişiliğe yönelik suçlamalar aşağılama içerir. Mutlu bir ilişkide olması gereken ise takdir etme ve saygı duymaktır.

Araştırmalar birbirini hor gören, aşağılayan çiftlerin bulaşıcı hastalıklara (soğuk algınlığı, grip vb.) yakalanma olasılığı diğer insanlarınkinden daha yüksek olduğunu göstermiştir.

Eleştiri: Birlikte yaşadığınız kişi hakkında her zaman bazı yakınmalarınız olacaktır. Ancak yakınmayla eleştiri arasında dünya kadar fark vardır. Yakınma sadece eşinizin başarısız olduğu belirli bir eyleme yöneliktir. Eleştiri ise daha geneldir. Eşinizin karakterine ya da kişiliğine yönelik bazı olumsuz sözleri de işin içine katar.

Mesela; “Arabada benzin kalmamış, dolduracağını söylediğin halde neden doldurmadın?” Bir yakınmadır.

“Niçin hiçbir şeyi aklında tutmuyorsun? Depoyu doldurmanı sana bin kez söyledim, yine yapmamışşın.” Bir eleştiridir.

“Sen” ve “Hep” sözcükleri eleştiridir. “Çok bencilsin”, “Sen zaten hep böyle yaparsın” eleştiridir.

Olması gereken ise “sen” ifadesiyle eleştiride bulunmak yerine “ben” dilini kullanmak ve duyguları ifade etmektir.

Kendini Savunma: Genellikle eleştiri karşısında ortaya çıkan “Ama hiç de öyle yapmıyorum”, “Sen öyle yapmasaydın ben öyle söylemezdim ki zaten” diyerek sorumluluk almaktan kaçınmayı içerir.

Mutlu bir ilişkide olması gereken ise sadece kendini savunmaya çalışmak değil, çatışma anında sorunun bir kısmını kabul etmek ve sorumluluğu üstlenmektir.

Duvar Örme; Tartışmanın sert başlayıp giderek artan hor görmeye ve kendini savunmaya yol açtığı evliliklerde en sonunda eşlerden biri iletişimi keser. Genelde hiç sesini çıkarmadan başka bir yöne ya da aşağıya bakar. Çeşitli nedenlerden dolayı sorunları yapıcı bir şekilde çözmeye çalışmayı artık bırakmışlardır.Küsmek bir duvar örme davranışıdır.Olması gereken ise sakinleştikten sonra sorun hakkında konuşmaktır.

Bu dört davranış genel olarak hepimizin yaptığı davranışlardır. Sadece bu davranışlara bile dikkat ederek evliliğinizde, ilişkinizde çok büyük gelişmeler yaşayabilirsiniz. Mutlu ve uzun ilişkiler için aşağılama, eleştiri, savunma ve duvar örmeden uzak durmalı bunun yerine daha olumlu iletişim becerileri geliştirmelisiniz.